ASRIN DEHŞET VE TAHRİBATINA DİRENİP MANEVİ TAMİRDE GÖREV ALMAK.

'GÜZLE KÖŞKÜNDEN ESİNTİLER

“GÜZLE KÖŞKÜNDEN ESİNTİLER.”

ASRIN DEHŞET VE TAHRİBATINA DİRENİP MANEVİ TAMİRDE GÖREV ALMAK.

İnsanlığı topyekun mahvına çalışan bir “fesat komitesi” hep iş başında! Materyalist anlayış, sadece nefsi ve hayvani hisleri tatmine odaklanıp, bütün akıl ve enerjiyi oraya harcatıyor! Manevi hayatı tahrip için de bütün şeytani planları uygulamaya devam! Dehşet verici tahribatına hız kesmeden devam etmekte!

Bu fesat oyunu, maalesef bu ülkede de başka şekillerde çok sinsice devam ediyor. Mü’min, mü’min kardeşini kırdırtılıyor. Acayip bir ötekileştirme, kin ve husumet tohumu ekme planı var! Sonuçlar katlanılamaz boyutlara ulaşmadan! İnsanlığı tehdit eden bu büyük dert ve belâya karşı uyanmak! Şuur ve tahkiki iman sahiplerine düşen bir sorumluluktur. Bu dehşete karşı acil tedbir, makul bir çare gerekiyor! “İsraf, tüketim, materyalizm, terör, kin ve adavete giden yolları tıkamak! Dehşetin farkına varmak, artık!

Sebeplerini tespit edebilmek. İşte Kaynağından bazıları;


“İlim” yerine“bilim” adı altında gaflet, dalâlet, sağır, pozitivist, maddeci tabiat eğitimi!

Dünya hayatının fani, geçici, medeniyet fantaziyeli aldatıcı ve uyuşturuculuğu.

Bütün fenalık, günah ve şerlerin mayası ve en büyük tahripçi şekli olan “vandalizm.”

Gayri meşru muhabbettin özellikle gençlerin kimyası ve kimliğini bozan ahlâki çöküş!

Gaflet, dalaletin en boğucu, aldatıcı ve en geniş perdesi olan siyasetin, çirkin, gaddar yüzü.

İnsi ve cini, şeytanların mütemadiyen ürettikleri tahripkâr oyun ve tuzaklar.

Terör, istibdat, anarşi, stres, adaletsizlik ve zulmüm getirdiği acı baskılar.

Süfyan komitesinin tahribatçı bid'adkâr, münafıkane ve aldatmayla iş gören rejimi!

Bazen çok küçük bir hata, ihmal ve isyanın çok büyük tahribata dönüşmesi.

Şeytanlar ve avenelerinin, az, küçük bir hareketle çok tahribat yapabilmeleri.

Sorumluların lüzumlu olan manevi bir hizmeti yapmamakla ortaya çıkan menfi netice.

Kalpte başlayan fesat ve fenalığın zamanla dışa vurup yıkıcı ve tahripkâr bir hale girmesi.

Gıybet, zan, iftira, yalan, hile ile iş görmenin yaygınlaşması. Emniyetin sarsılması, şahsi menfaatin öne çıkması. Ve bu gibi daha birçok sebep….!

Pekiyi, Çare nedir?  Çare; insanlığın yol haritası olan Kur’an’ın emirlerine uymak, sünnetti hayata geçirmektedir.  En makul, tecrübe edilmiş, güvenilir izah ve ispatta bu zaman Risalei Nurlardadır.

Yapılacak iş ise; temel kaynaktan alınan ilmî teoriğin, tatbikat ve uygulanmasıdır. Yani “Lisanı Halin, lisani kalden üstün olması!” gerçeğidir.  Bu sorumluluğu idrak edenlerden beklenen budur. Tembellik, vurdumduymazlık ve neme lazımcılığı terk edip işe dört elle sarılmak gerekiyor.

Kur’an ve Sünnete samimiyetle gönül verenlerin en başta yapacakları iş başkalarını bırakıp kendi nefisleriyle bir mücadele ve manevi cihada girmeleridir. Helâket ev felâket asrının dert ve problemlerinin sadece; siyaset, diplomasi, ekonomiyle değil, manevi güç ve metotlarla çözülebileceğine ait hükmün gereğine katkıda bulunma zamanıdır. Olayları boyutu bütün dünyayı, tün insanlığı, bütün semavi dinleri ve İslamiyet’i hedefleyen dehşetli bir oyun ve tuzak olarak karşımızda duruyor.              Cenâb-ı Hakk’a ilticayı artırmak, duaya sarılmak, maneviyatı ön plana çıkarmak.

Tahripçilerin şerlerini defetmek için, tamircilerin gayretinin daha fazla olması gerek. Şer  sayısının çok olması, tahkik ehlini ürkütmez, aksine kamçılar. Allah’a tam inanç ve güvenilerek yapılan manevi cihad asla neticesiz kalmayacaktır. Bu konuda fiili icraattan sonra kadere tevekkül etmek önemlidir.

Şeytan ve ortaklarını susturacak, onların şerrinden bizi koruyacak en büyük güç ve enerji; İman ehlinin ve aklıselimin, müspet hareket, sabır, tevekkül, gayret ve himmete sarılmasıdır. Tembelliği terk,  hayra odaklanma, şerleri def, sebat, metanet ve dualarla manevi kazançları artırmaya devam inşallah.

Cenabı Hak, asrın tahrip ve şerlerden nefsimizi, neslimizi, mümin kardeşlerimizi, masum ve mağdur insanları, milletimizi ve vatanımız muhafaza etsin. Amin NEJAT EREN