BİTEN MUTLULUK

BİTEN MUTLULUK Kelimenin anlam derinliğiyle fazlaca kafayı bozan ben bu aralar bu kelime üzerinde yoğunlaştım

BİTEN MUTLULUK

Kelimenin anlam derinliğiyle fazlaca kafayı bozan ben bu aralar bu kelime üzerinde yoğunlaştım. "Mutluluk" Ne güzel kelime değil mi? İnsan söylerken bile
yüzünde belli belirsiz bir tebessüm oluyor. Peki adı geçince bile yüzde tebessüm bırakan bu sihirli sözcük neden
hayatlarımızda uzun süreli kalamıyor? Etkisi neden bu kadar kısa sürüyor? Mesala bir insan uzun süre kin tutabilirken, uzun süre sevebilir yada özlem
duyabilirken neden uzun süre mutlu kalamıyor? Ben kendimce bu sorunun cevabının "bağlı olunan şeyler" olduğunu düşünüyorum. Yani şöyle, eğer bir insan mutluluğunu
bir kişiye, nesneye, ortama bağlı kılarsa, bağlı kıldığı durum ortadan herhangi bir sebeple kalktığı zaman kişi de o biraz önce tebessüm veren durum yerini üzüntüye
bırakıyor. Bunun yerine biz mutluluk kaynağımızı kendimize, kendi içimizdeki enerjiye bırakırsak çevremizde değişen faktörler rolü bitip sahneden çekilen
oyunculara benzer. Yani oyun hala devam ediyordur. Kalıcı ve gercek mutluluk için bence önce kendimizi tanımalı ve sevmeliyiz. Hayatımızın merkezine kendimizi
almalıyız ve kendi gücümüzü fark etmeliyiz. İllaki de bir şeye bağlayacaksak bu duyguyu küçük bir çocuğun gülmesine, denizin sonsuz mavisine, hafiften esen
rüzgara bağlamalıyız. Siz önce içinizde ki sizi bulun kendi mutluluk tanımınızı yapıp onu asla kaybetmeyin. Kaybedilince sonra bulması zor oluyor.
Kendimden biliyorum :)
Mutlu kalın.