ÖLÇÜLÜ VE TUTARLI OLMAK

Değerli Okurlarımız! Bu haftaki makalemizde Rabbimizin bizden her daim istediği ve hayat boyunca bu özelliğimizi kaybetmememizi istediği '' Dini ve dünyevi hayatımızda ölçülü ve tutarlı olma''konusunu

Değerli Okurlarımız!
Bu haftaki makalemizde Rabbimizin bizden her daim istediği ve hayat boyunca bu özelliğimizi kaybetmememizi istediği ‘’ Dini ve dünyevi hayatımızda ölçülü ve tutarlı olma’’konusunu ele alalım istedik.Yüce Kitabımız Kuran-ı Kerim'de Cenabı Allah bizlerden, önce kendisini tanıyıp bilmemizi, sonra da ölçülü ve tutarlı hareket etmemizi istemektedir.İslam ahlakının özünü ve temelini oluşturan ölçülü ve tutarlı olmak, insanı şahsiyetli, inandırıcı ve başarılı kılan özelliklerin başında yer almaktadır.
Ölçülü ve tutarlı olmak, kişinin inandığı gibi yaşaması, sözüyle özünün bir olması, yüce dinimizin getirmiş olduğu ölçülere uymasını gerektirir.Yüce Allah Rahman Suresinin ilk ayetlerinde kainattaki her şeyi ölçü ve denge içerisinde yarattığını bildirmekte ve belirlenen bu ölçülerin çiğnenmemesini emretmektedir.
İnsan bildiklerini ve söylediklerini hayata geçirmezse insanların güven duygularını sarsarlar.Nitekim Cenabı Allah, "Ey iman edenler! Yapmayacağınız şeyleri niye söylüyorsunuz? Yapmayacağınız şeyleri söylemeniz Allah katında büyük bir öfke sebebidir"( Saf Suresi 1,2) buyurarak inananları ölçülü ve tutarlı olmaya davet etmektedir.Ölçülü ve tutarlı olmak, şüphesiz aklı kullanmanın ve mantıklı düşünmenin bir neticesidir.Bu hususta Yüce Allah şöyle buyurmaktadır.
"Sizler Kitabı okuduğunuz halde, insanlara iyiliği emredip kendinizi unutuyor musunuz? Hala aklınızı kullanmıyor musunuz?"( Bakara Suresi 44)Günlük hayatımızda fert ve toplum olarak yapmakta olduğumuz ölçüsüz ve tutarsız hareketlerimizin nelere mal olduğuna, bizleri ne büyük acı ve sıkıntılarla karşı karşıya getirdiğine şahit olmaktayız.Mesela hemen her gün kurallara uyulmaması sebebiyle meydana gelen çeşitli kazalar sonucu onlarca insanımızın hayatını kaybettiği, milyonlarca liraya varan milli servetin de yok olduğu hepimiz tarafından bilinmektedir.Ayrıca Rabbimizin hayat kurtarıcı emirlerinden olan ‘’ Öfkeyi kontrol altında tutma’’ Müslümanlar tarafından dikkate alınmamakta en ufak tartışmada kan dökülmektedir.
Allah katında sevimli, insanlar nazarında da itibarlı bir mevkie yükselmek ve takdir edilmek isteyen herkes, dinin ve toplumun koyduğu kurallara saygılı, davranışlarında da ölçülü ve tutarlı olmak zorundadır.Rabbimizin güvenini kaybeden aynı zamanda insanlarında güvenini kaybetmiş demektir.
İslam hakkında bir şeyler öğrenmek isteyen ve ‘’ Ya Rasülallah ben uzunca sözleri aklında tutamayan biriyim.Bana öyle bir şey söyleki yaptığımda hem dünyam hem de ahiretim kurtulsun diyen bir sahabeye "Allah'a iman ettim de, sonra da dosdoğru ol" ( Müslim,İman,62) diye buyuran Peygamberimizin, bu ölçüsünü çok iyi düşünmeli ve hayatımızın her safhasında ölçülü olmayı dikkate almalıyız.
Değerli okuyucularımız sözümüzle, özümüzle her iş ve hareketimizde dosdoğru davranmalıyız.Hani derler ya ‘’Ayinesi iştir kişinin lafına bakılmaz.Gerçekten biz Müslümanlar olarak bu gün güzel dinimizi hakkıyla temsil edebilsek çok daha iyi konumda olurduk.Allah ve Resulünü hakkıyla anladığımız söylenemez.Ne zaman çatışmalar,insan hakları ihlalleri lafını duysak maalesef İslam dünyasından çıkıyor.Rabbim bizleri daima sözü ve özü bir olan dini ve uhrevi hayatı konusunda tutarlı olanlardan eylesin.Başka bir sayıda buluşmak dileği ile Allah’a emanet olunuz. - Sinan ÇETİN - Gündoğmuş İlçe Müftüsü