TRAJEDİ.

TRAJEDİ

TRAJEDİ.

Sözlerime iyi dileklerde bulunarak başlamak istiyorum.

Gençen günkü trajedi hakkında vatandaşlarımız adına buradan bir kaç hususu konuşalım.

Öncelikle Gündoğmuş'a böyle bir çalışma milletimize ve yöre halkımıza katkıdır, kazanımdır ve sevindiricidir.

Bunu her bir fert olarak Gündoğmuş'lunun da gönülden desteklemesi gerektiğini düşünüyorum. Bu tarz çalışmalar
bizlerin kültürel değerler olarak fikren ve bedenen de düşünce dünyamızda iyimser olarak karşılık bulmalıdır.
Bende şahsım olarak çalışmayı yapıcı buluyor ve halkın faydasına olacak her çalışmayı gönülden destekliyorum.

Lakin, dediğim gibi Gündoğmuş'un ve halkının faydasına ise.

Şayet değilse, yani kişiselleşir ve tekelleşir ise bunun kimseye fayda vermeyeceğini de buradan bir Gündoğmuş seveni,
bir düşünür, bir fikir sahibi, hepsinden önemliside bir insan olarak olumlu bulmayacağımı belirtmek isterim.

Genel anlamda gördüğüm şu dur ki; "Manidar."
Neden mi?
Kısaca detaylara girmeden bir kaç örnek vereyim. Başkan Özeren'in geçenlerde çıktığı bir televizyon proğramı vardı. Oradaki
konuşmalarını iyi analiz ettiyseniz yakalarsınız.
Gündoğmuş'un girişindeki yol. Tamamiyle tehlike sacıyor. Harcanan onlarca lira. Doğa tahribatı. Görsel bozukluk.
Belediye binasının yerinin yanlış yere yapıldığı halen daha tartışma konusu.
Yine tarihi merkez Cem Sultan caminin yanına yapılan ASAT binası bir kültürümüzü gölgede bırakmıştır. Halk tarafından olumlu
karşılanmamıştır vb. Kazanım ilçemiz için çok güzel. Aması var işte. Bu örnekleri çoğaltmak mümkün. Mahallelere girmiyorum bile.

Neredeyse her işi "önce yap" olmadı "yanlış oldu" buradan tecrübe edinmiş olduk de ve sonra doğrusunu yapmak için harekete geç.
Bu şekilde bir anlayış yada yönetim soruyorum sizlere ne kadar doğru?

Milletin parasını, zamanını boşa harcamak ne kadar doğru?
Geldiğiniz yer, makam, görevleriniz yap boz tahtası olan bir yer midir? Buradan Gündoğmuş halkı adına soruyorum. Orası sizlerin
kişisel bir alanınız ya da ortamınız değil. Elinizdeki kamu hizmetleri ya da mali tablo bilinçsizce harcama yapacağınız bir kurum
asla değil. Hepsinde milletin, yetimini hakkı var. Ahı tutar.

Sonuç olarak şunu söylemek isterim.
Az önce okuduğunuz her şeyi unutun ve kenara bırakın.
Perşembe günü belediye tarafından dağıtımı yapılan "BİZİM MEMLEKET GÜNDOĞMUŞ" isimli gazeteyi ve imtiyaz sahibi Mehmet Özeren'in
olduğu bir çalışmanın merkezde vatandaşlara sunulmasına hep birlikte tanıklık ettik. Şüpesiz herkeste bir heyecan oluştu. Konuşmalar,
değerlendirmeler, eleştiriler, söylemler başladı. Bana da sordular fikrimi. İlk etapta kısaca "Gündoğmuş'a hayırlı olsun" dedim.
Peki sonra ne oldu.
Sonrası çok manidar.

Dağıtımın ardından daha 3 saat bile geçmeden gazeteler toplatıldı. Herkes şaşkın. Tuhaf. İnsanlar gülüyor.
Nedenini herkes merak ediyor tabi. Ama az çok kahve ağzından da anlaşmışsınzıdır artık.

Soru şu?
Kendinize güldürmek için mi yaptınız bunu. Eğer öyle ise
herkeslerde güldü zaten. Böyle bir makamdaki size hiç yakışmadı bu durum. Karizma yerlerde. Çizdirdiniz. Artık milletin karşısına
geçip bu iş doğrudur. Böyle olmalıdır demessiniz artık. Yoksa dermiziniz. Neyse bir derste burdan çıkarmışsınızdır sanırım. Nasıl olsa
öğretmendiniz bir zamanlar. İyi bilirsiniz dersleri. Bir dahakine dersinize daha iyi çalışır geçersiniz sınavı. Nolçak yani. Kırık not
aldınız diye dünya mı yıkılacak. Dimi.
Ama hiç kızmayın. Kızacaksanız da kendinize kızın. Hakkınız da yok zaten. Sonuçta bu insanlar kendileri yoktan bir şey türetmedi. Siz
verdiniz malzemeyi. Neticede ortada. Herkes gördü. Sizde gördünüz. Hep beraber şahitlik etmiş olduk olanlara.

.......

Elinizin altında onca çalışan var iken, böyle bir işi bile eline yüzüne bulaştıran birisi düşünün ki ilçe ve vatandaşlar ile ilgili
verilen, alınan kararları.
Söylemesi de, demeside zor. Tehayyül bile edemiyoruz.

"Söz de taktirde siz halkımızındır."

Kısaca "Bir işte yetkili olan, birisi yapan erbap o işin ehlidir."
Bizce siz en iyi bildiğiniz işi öğretmenliği yapın.

Görüşmek dileğiyle...